|
||
“Pedagojik Yaklaşımlarla Dezenformasyonla Mücadele ve Dijital Medyanın Etkileri” | ||
“Pedagojik Yaklaşımlarla Dezenformasyonla Mücadele ve Dijital Medyanın Etkileri” | ||
AKTUALİTE Haberi | ||
![]() |
||
Türkiye Ulusal Ajansı tarafından desteklenen Erasmus+ Programı KA154 Gençlik Katılım Projesi kapsamında, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Adana Bölge Müdürlüğü koordinatörlüğünde Çukurova Üniversitesi, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, Mersin Üniversitesinin katılımıyla yürütülen “Pedagojik Yaklaşımlarla Dezenformasyonla Mücadele ve Dijital Medyanın Etkileri” isimli projenin Mersin çalıştayının ilk gününde sosyal etkinlik faaliyetleri tamamlandı. Sosyal sorumluluk faaliyeti kapsamında Mersin Üniversitesi Deniz Kaplumbağaları Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene Özdiyen rehberliğinde caretta carettaların üreme alanlarının temizliğini yapan katılımcı öğrenciler daha sonra kültürel gezi kapsamında Cennet-Cehennem obruklarını ve Kanlı Divane Antik Kenti'ni gezdiler. İki gün sürecek çalıştayın ikinci gününde Mersin Üniversitesi, Çukurova Üniversitesi ve Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'nden öğrencilerin, kamu kurumlarının karar alıcıları ve akademisyenlerin bir araya geleceği "Dezenformasyon ve Korunma Yolları" konulu çalıştay gerçekleştirilecek. Dezenformasyon ve Korunma Yolları Mersin Çalıştayı” yapıldı Mersin'de Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Adana Bölge Müdürlüğünce "Dezenformasyon ve Korunma Yolları Mersin Çalıştayı" gerçekleştirildi.
Mersin Valiliği, Mersin Üniversitesi (MEÜ), Çukurova Üniversitesi, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi iş birliğinde Suphi Öner Öğretmenevi'nde düzenlenen çalıştay, saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
Mersin Valisi Atilla Toros, çalıştayın açılışında, dezenformasyonun dijital çağın en tehlikeli virüslerinden olduğunu söyledi. Dezenformasyonun basit bir konu olmadığını aktaran Toros, kamuoyunu doğrudan bilgilendirmek, dezenformasyon ve propaganda ile hakikat ekseninde mücadele etmenin önemli olduğunu kaydetti. Toros, toplumu yalana ve dezenformasyona karşı korumak zorunda olduklarına dikkati çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Dezenformasyon, insanları yanıltmak, yönlendirmek, kutuplaştırmak için bilinçli ve planlı şekilde üretilen, servis edilen bir algı operasyonudur, bazen haber başlığı, video, bazen de bir görsel yoluyla karşımıza çıkar, toplumu manipüle etmeyi, kurumlara güveni sarsmayı amaçlar, aile bağlarını hedef alır, milletin ortak aklını, vicdanını bulandırmayı gaye edinir. Bugün artık bilgi kirliliği, çevre kirliliği kadar hayati tehdittir. Doğanın bozulması, iklimi nasıl etkiliyorsa, bilginin kirlenmesi de toplumun sağduyusunu, ortak aklını tahrip etmektedir." Dezenformasyonla mücadelenin zorunluluk olduğuna değinen Toros, "Dezenformasyonla mücadele sadece iletişim kampanyası değil, bir millî güvenlik meselesidir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, doğru bilginin hızlı, şeffaf ve etkili biçimde kamuoyuna ulaştırılması için gösterilen kararlılık bu mücadelenin pusulasıdır." diye konuştu.
MEÜ Rektörü Prof. Dr. Erol Yaşar da dezenformasyonla mücadelenin toplumlar için mutlak bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Dezenformasyonun toplumsal güveni zedeleyeceğini, siyasi kutuplaşmayı derinleştirdiğini ve demokratik mekanizmaları olumsuz yönlendirebileceğini aktaran Yaşar, şöyle konuştu:
"Genç kuşakların dezenformasyonla mücadelede hem avantajlı hem de dezavantajlı olduklarını görüyorum. Gençlerimizi avantajlı görüyorum çünkü teknolojiye hakimiyetleri ve dijital okuryazarlıkları oldukça yüksek. Dezavantajlı konumdalar, zira yeni medyanın yoğun içerik akışına ve özellikle dezenformasyona en fazla maruz kalan kesim de onlar. İşte tam bu noktada gençlerimizin dezenformasyon konusunda bilgi ve yeterliklerinin arttırılmasının ne kadar önemli olduğu görülmekte. Bu yüzden dezenformasyonla mücadele konusunda Mersin Üniversitesi olarak sorumluluğumuzun bilincindeyiz."
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Adana Bölge Müdürü Mustafa Yalınız da dezenformasyonun toplumsal refahı ve demokratik süreçleri tehdit eden en kritik sorunlardan biri olduğunu ifade etti. Bu çalıştayın Türkiye'nin hakikat odaklı iletişim stratejilerine katkı sunacağını dile getiren Yalınız, "Gençlerimizi dijital okur yazarlığı becerilerini geliştirmeyi, dezenformasyonla mücadelede etkin yöntemleri paylaşmayı ve demokratik hayata katılımlarını güçlendirmeyi hedeflediğimiz bu etkinliğin verimli sonuçlar doğuracağını yürekten inanıyorum." diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından Dezenformasyonun Tanımı, Türleri ve Kavramsal Çerçevesi, Dezenformasyonun Yayılma Yolları ve Yeni Teknolojiler, Dezenformasyonun Toplumsal ve Politik Etkileri, Dezenformasyona Karşı Korunma Yöntemleri ve Politikalar, Medya Okuryazarlığı ve Eleştirel Düşünmenin Rolü başlıklarında oturumlar gerçekleştirildi. |
||
|
||
Etiketler: “Pedagojik, Yaklaşımlarla, Dezenformasyonla, Mücadele, ve, Dijital, Medyanın, Etkileri”, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.