Moved Permanently

Kemal Okuyan: Ülkeyi yönetemiyorlar, CHP’siz de yönetemezler, iktidar sürükleniyor

soLTV’deki Komünist Bakış programında TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, Mert Doğan’ın sorularını yanıtladı.

Son yaşanan süreçle birlikte TKP’nin bir süredir dillendirdiği “Yönetemiyorlar” tespitinde haklı çıkıp çıkmadığı yönündeki soruya Okuyan, “Kimileri otoriterleşme diyor, faşizm diyor, sonuçta karşımızda her şeye muktedir bir blok olduğunu söylüyor. Bütünüyle yanlış değil bu. Ama Türkiye’de bir kapitalist düzen var ve bu düzen AKP’den ibaret değil. Dar anlamıyla devletten de ibaret değil. Cumhur ittifakının dışındaki unsurları da katmanız gerekiyor buraya Ve CHP’yi devre dışı bırakarak yönetilemez bu düzen” dedi.

Yıllardır bunu dile getirdiklerini belirten Okuyan, “AKP iktidarı sürüyorsa ve ülkede çok büyük bir kriz olmuyorsa, bu aynı zamanda muhalefetin de sayesinde. Hep beraber yönetiyorlar bu ülkeyi. CHP bu sistem açısından çok önemli bir parti. Bugün bunu bir kez daha gördük.” dedi.

“Ama öbür tarafta, Cumhur İttifakı tarafında da büyük kriz var. Şimdi, bugün yaşananlar bir güç gösterisi midir örneğin? Nasıl güç gösterisi ki bu, yargı karar vermekte tereddüt ediyor? Eh, farklı eğilimler olduğu ortada. Nasıl yöneteceklerini bilmiyorlar. İstedikleri sonuçlar, ortaya çıkan sonuçlardan farklı oluyor.”

Okuyan, üç gündür AKP içinde “Biz niye böyle yapıyoruz, bu muhalefeti güçlendiriyor?”, “İmamoğlu'nu kahramanlaştırır bu”, “Biz zayıf düştük”, “Durup dururken uyuyan bir toplumu uyandırdık” gibi görüşleri dile getirenler olduğunu söyledi.

TKP Genel Sekreter bununla birlikte “yönetilen bir ülke” görüntüsü verilmediğini belirterek “Türkiye’de bir sürüklenme hali var iktidar açısından.” değerlendirmesinde bulundu.

‘TKP İmamoğlu veya CHP destekçisi değil, AKP’nin hamlesinin karşısında’

TKP’nin uzun zamandır İmamoğlu’nu siyaseten eleştirdiği, mitingi katılımın bunu değiştirip değiştirmediği yönündeki soruya Okuyan, “Seçme ve seçilme hakkına dönük bir hamle var. TKP’nin tavrı, Ekrem İmamoğlu ya da CHP destekçiliği yapmaksızın AKP'nin hamlesinin karşısında olanca gücüyle ve kendi çizgisiyle durmaktır” dedi.

“Dostlarımız bize kızıyorlar zaman zaman ama, CHP bir düzen partisidir, bu düzenin temel kolonlarından bir tanesidir. Yalnızca kritik dönemeçlerde AKP’ye yardım ettiği için değil, çok geniş bir toplumsal kesimi bu düzenin sınırları içerisinde tutmaya yardımcı olduğu için bu sistem açısından vazgeçilmezdir. TKP farklı bir parti. Hiç kimsenin kuyruğundan gitmeyiz ve hiçbir düzen siyasetçisine kefil olmayız.”

‘CHP’ye sorsanız milyonlarca üyesi var, alanda görevli yok’

Okuyan, Saraçhane’deki CHP organizasyonunu eleştirdi: “Çağrıcı kurum CHP burada. Herkes TKP gibi örgütlü gelmiyor oraya. Oraya gelen kalabalıkları yönlendirmeniz, sorumluluğunu almanız lazım. Nasıl sağlarsınız bunu? Alanın güvenliği ve kürsüyle kalabalık arasındaki etkileşimle. Ortada güvenlik yoktu, görevli yoktu. ‘Biz ana muhalefet partisiyiz, şu kadar üyemiz var” diyorlar. Sahanın güvenliği alınmıyor. Zor durumdalar desek, CHP Genel Başkanı kürsüden ‘şuraya gideriz, buraya gideriz, Taksim’e de gideriz’ diyor. Böyle kalabalıklarda bu işlerin ciddiyetle yapılması gerekir.”

TKP’nin üyelerine ilettiği bilgi notu

Sosyal medyada da paylaşılan, TKP’nin üyelerine ilettiği bilgi notuyla ilgili soruya Okuyan, “Kendimizi çok büyütmek için söylemiyorum ama biz küçük örgüt değiliz. Başka bir siyasi partinin çağrısına üyelerimizi serbest bırakarak ya da o çağrıya hemen olumlu yanıt vererek gitmeyiz, değerlendirme yaparız, bu değerlendirmeler de tek boyutlu olmaz. Hangi kaynaklarımızı kullanacağız, ne kadar katılacağız, tavrımız ne olacak…” yanıtı verdi.

“Ayrıca bazı şeyleri de araştırmamız gerekiyordu, çünkü bu süreçler içinde pazarlıkları barındıran, hem iktidar hem CHP içerisindeki hiziplerin tavırlarını barındıran karmaşık süreçler. Kimin kiminle ne yaptığı belli değil. TKP ortada bir sınıf hareketi, bir halk hareketi yokken, kendini akıntıya kaptırmaz. Biz ciddi bir partiyiz.”

TKP niye barikatlara gitmedi, Taksim’e yönelmedi?

Kimi kesimlerin “mitinge gelmedik eyleme geldik” diyerek TKP’yi barikata çağırması hakkında Okuyan, “TKP, Taksim’e yürüme kararı almadı. Saraçhane çağrısının bir anlamı var, çünkü kayyım atanması söz konusu olabilir oraya, sembolik olarak önemli. Ama bu konu açısından Taksim’in nasıl bir önemi var? Oy hakkına sahip çıkmak için Taksim doğru bir hedef değil. Biz Taksim’in fetiş haline getirilmesine karşıyız. ‘Miting yapmaya gelmedik eylem yapmaya geldik’ zaten sağlıklı bir siyasi yaklaşım da değil” dedi.

Okuyan buna karşın Taksim’e yürümek isteyenleri provokatör ilan etmek veya onlara şiddet uygulamanın meşru olmadığının altını çizdi.

TKP Genel Sekreteri, gösterilerle bağlantılı olarak TKP İstanbul İl Başkanı Ahmet Dincel ve Parti Meclisi üyesi Arda Hacıyusufoğlu’nun da aralarında olduğu TKP’liler ve başka çok sayıda kişinin gözaltına alınmasını da kınadı ve tüm gözaltına alınanların serbest bırakılması gerektiğini söyledi.

‘Kimse TKP’yi yönetemez’

Kemal Okuyan, sürecin nereye evrileceği yönündeki soruya, “Dün itibariyle bir anlaşma sürecine girildi, zaten son yargı kararı bir anlaşmanın ürünü olarak ortaya çıktı. Bunu herkes biliyor. Ama anlaşma bozulabilir, çünkü, dediğim gibi, bir yönetme becerisi yok ortada, her şey anlık gidiyor” yanıtı verdi.

“Öte yandan, hem iktidar hem ana muhalefet içerisinde çok keskin bir mücadele var. Biz Saraçhane’de ve başka yerlerdeyken, CHP’nin bir sürü yetkilisi başka yerlerde kulis toplantıları yapıyorlardı. Çok zorlu bir döneme giriliyor.”

CHP’nin iç dengeleri ve yeniden dizaynının kendilerinin işi olmadığını belirten Okuyan, “Bizim işimiz Türkiye’de cumhuriyetçi, yurtsever, antiemperyalist, sosyalist bir alternatifi güçlendirmek. Biz topluma diyoruz ki, bunun adresi Türkiye Komünist Partisi’dir. Biz çizgimizden sapmayız, kimsenin de kuyruğuna takılmayız. Kimse TKP’yi yönetemez” dedi.

1 Mayıs: ‘Bir daha aynı tablonun parçası olmayız’

Geçen yıl yine Saraçhane’de düzenlenen 1 Mayıs, DİSK ve CHP’nin elinde bir fiyaskoyla sonuçlanmış, TKP, daha 1 Mayıs alanında yaptığı açıklamada “Bir daha bu tablonun parçası olmayacağız” demişti. Bu yıl 1 Mayıs’ı ayrı mı kutlayacakları sorulan Okuyan, “Değerlendirmelerimizi yakında paylaşacağız. Elbette son yaşananlarla birlikte ele almamız gerekiyor. Geçen yılın sorumluları belli. Bu tarz bir şeyin bir daha parçası olmayız. Sahneye birtakım milletvekillerinin, siyasetçilerin çıkarılması, belediye başkanlarının çıkarılması, bir siyasi partinin aracının kullanılması gibi şeyleri başkaları içine sindirebilir, bizim itirazımız var. Bir daha aynı şeyleri yaşamayacağız” yanıtı verdi.

“O yaşananlardan herkes dersini çıkardıysa, bunu kanıtlarlarsa, oturur değerlendiririz. TKP ayrı durmak istediği için böyle davranmıyor. Biz tek bir arkadaşımızın dahi ‘Benim burada ne işim var’ dediği bir yerde olmak istemiyoruz.”