Haber Detayı
24 Mart 2025 - Pazartesi 23:45 Bu haber 255 kez okundu
 
Antisosyal Kişilik Bozukluğu Nedir?
Antisosyal Kişilik Bozukluğu Nedir?
SAĞLIK Haberi


Antisosyal Kişilik Bozukluğu, DSM-5 (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı, 5. Baskı) tarafından tanımlanan bir kişilik bozukluğudur. Kişilik bozuklukları, bireyin kendisi, başkaları ve dünya hakkındaki düşünce, duygu ve davranışlarında kalıcı ve esnek olmayan örüntülerdir. ASPB'ye sahip kişilerde bu örüntüler, başkalarının haklarını ihlal etme, yalan söyleme, manipülasyon, dürtüsellik ve pişmanlık duymama gibi özelliklerle karakterizedir.

 

Antisosyal Kişilik Bozukluğu Belirtileri

ASPB'nin belirtileri geniş bir yelpazede kendini gösterebilir ve şiddeti kişiden kişiye değişebilir. Ancak genel olarak aşağıdaki temel özellikler ASPB tanısı için önemli kriterlerdir:

 

Toplumsal Normlara Uymama ve Yasalara Aykırı Davranışlar: ASPB'ye sahip bireyler, toplumun yazılı ve yazısız kurallarını sürekli olarak ihlal etme eğilimindedirler. Bu durum, tekrarlayan yasa dışı davranışlar, hırsızlık, dolandırıcılık, saldırganlık ve diğer suç eylemleri şeklinde ortaya çıkabilir. Sürekli olarak tutuklanma riski taşırlar ve yasal sonuçlarını umursamaz görünürler.

Dürüst Olmama, Yalan Söyleme ve Manipülasyon: ASPB'li kişiler, kendi çıkarları için sürekli yalan söyler, başkalarını kandırır ve manipüle ederler. Takma isimler kullanabilir, gerçek kimliklerini gizleyebilir ve insanları maddi veya kişisel kazanç elde etmek için sömürebilirler. Yalan söylemek onlar için doğal bir davranış biçimidir ve bundan herhangi bir rahatsızlık duymazlar.

Dürtüsellik ve Geleceği Düşünmeme: ASPB'li bireyler, sonuçlarını düşünmeden ani kararlar alma ve hareket etme eğilimindedirler. Uzun vadeli planlar yapmakta zorlanırlar ve anlık tatminlerini erteleyemezler. İşlerini veya ilişkilerini istikrarlı bir şekilde sürdürmekte güçlük çekerler ve sık sık riskli davranışlarda bulunabilirler.

Sinirlilik ve Saldırganlık: ASPB'ye sahip kişiler, kolayca öfkelenebilir, sinirli ve saldırgan olabilirler. Fiziksel kavgalara karışma, başkalarına zarar verme veya tehdit etme eğilimleri yüksektir. Bu saldırganlık, sadece fiziksel değil, sözel veya psikolojik düzeyde de kendini gösterebilir.

Kendinin ve Başkalarının Güvenliğini Umursamama: ASPB'li bireyler, kendi güvenliklerini veya başkalarının güvenliğini önemsemezler. Dikkatsiz araç kullanma, tehlikeli madde kullanımı veya riskli cinsel davranışlar gibi eylemlerde bulunabilirler. Bu davranışlarının olası sonuçlarını göz ardı ederler.

Sorumsuzluk: ASPB'li kişiler, iş veya okul gibi sorumluluklarını sürekli olarak ihmal ederler. Mali yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlanırlar ve verdikleri sözleri tutmazlar. Bu sorumsuz davranışlar, genellikle başkalarına yük olmalarına ve ilişkilerinde sorunlar yaşamalarına neden olur.

Pişmanlık Duymama ve Empati Eksikliği: ASPB'nin en belirgin özelliklerinden biri, başkalarına zarar verdiklerinde veya kötü davrandıklarında pişmanlık veya suçluluk duygusu hmemeleridir. Empati yetenekleri düşüktür veya hiç yoktur. Başkalarının duygularını anlamakta ve onlara karşı duyarlı olmakta zorlanmaktadırlar. Yaptıkları davranışları rasyonelleştirme veya başkalarını suçlama eğilimindedirler.

 

Antisosyal Kişilik Bozukluğu Nedenleri

ASPB'nin kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik, çevresel ve nörobiyolojik faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir.

Genetik Faktörler: Aile çalışmaları, ASPB'nin genetik bir yatkınlığı olabileceğini göstermektedir. ASPB tanısı almış kişilerin birinci derece akrabalarında bu bozukluğun veya benzer davranışsal sorunların görülme olasılığı daha yüksektir. Ancak, tek bir "ASPB geni"nden bahsetmek mümkün değildir; muhtemelen birden fazla genin etkileşimi rol oynamaktadır.

Çevresel Faktörler: Olumsuz çocukluk deneyimleri, ASPB gelişiminde önemli bir rol oynayabilir. Fiziksel veya duygusal istismar, ihmal, tutarsız disiplin, aile içi şiddet, ebeveyn kaybı veya ayrılığı gibi travmatik yaşantılar, çocuğun sosyal ve duygusal gelişimini olumsuz etkileyebilir ve antisosyal davranışlara zemin hazırlayabilir. Ayrıca, suça karışan veya antisosyal davranışlar sergileyen akran gruplarıyla etkileşim de riski artırabilir.

Nörobiyolojik Faktörler: Beyin görüntüleme çalışmaları, ASPB'li bireylerin beyin yapısı ve işlevlerinde bazı farklılıklar olabileceğini göstermiştir.

Antisosyal Kişilik Bozukluğu Tanı Süreci

ASPB tanısı koymak karmaşık bir süreçtir ve genellikle bir psikiyatrist veya klinik psikolog tarafından yapılır. Tanı süreci aşağıdaki adımları içerebilir:

 

Klinik Görüşme: Uzman, bireyle detaylı bir görüşme yaparak semptomları, davranış örüntülerini, yaşam öyküsünü, aile geçmişini ve sosyal ilişkilerini değerlendirir. Bireyin kendi anlatımları ve davranışları gözlemlenir.

Davranışsal Geçmişin İncelenmesi: ASPB tanısı için bireyin çocukluk ve ergenlik dönemindeki davranışları da önemlidir. Bu nedenle, okul kayıtları, yasal sorunlar ve diğer ilgili belgeler incelenebilir. Aile üyeleri, arkadaşlar veya öğretmenlerden bilgi alınabilir.

Standartlaştırılmış Ölçekler ve Testler: Uzmanlar, ASPB semptomlarını ve kişilik özelliklerini değerlendirmek için çeşitli standartlaştırılmış psikolojik testler ve ölçekler uygulayabilirler. Bu araçlar, tanı sürecine objektif bilgi sağlamaya yardımcı olabilir.

Diğer Ruhsal Sağlığı Durumlarının Dışlanması: ASPB semptomları, diğer ruhsal sağlık durumlarıyla (örneğin, madde kullanım bozuklukları, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, bipolar bozukluk) benzerlik gösterebilir. Bu nedenle, doğru tanı koymak için diğer olası durumların dikkatlice değerlendirilmesi ve dışlanması önemlidir.

 

Antisosyal Kişilik Bozukluğu Tedavi Yaklaşımları

ASPB, tedavisi zorlu olan bir kişilik bozukluğudur. ASPB'li bireyler genellikle tedaviye direnç gösterirler, içgörüleri düşüktür ve davranışlarının sonuçlarını kabullenmekte zorlanırlar. Tedaviye motive olmakta güçlük çekebilirler ve terapötik ilişki kurmakta zorlanabilirler. Ancak, uygun yaklaşımlar ve uzun vadeli çabalarla bazı olumlu değişiklikler elde etmek mümkündür. ASPB tedavisinde kullanılan temel yaklaşımlar şunlardır:

 

Psikoterapi: Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), Diyalektik Davranış Terapisi (DBT) ve Şema Terapi gibi psikoterapi yöntemleri, ASPB'li bireylerin düşünce ve davranış örüntülerini anlamalarına, daha sağlıklı başa çıkma mekanizmaları geliştirmelerine ve sosyal becerilerini iyileştirmelerine yardımcı olabilir. Ancak, terapötik ilişkinin kurulması ve sürdürülmesi ASPB'li bireylerle çalışırken önemli bir zorluktur. Terapistlerin sabırlı, tutarlı ve sınırları net bir şekilde belirleyici olması önemlidir.

Grup Terapisi: Grup terapisi, ASPB'li bireylerin akranlarıyla etkileşim kurmalarına, sosyal normları öğrenmelerine ve davranışlarının başkaları üzerindeki etkilerini görmelerine yardımcı olabilir. Ancak, grup ortamında manipülatif davranışlar sergileme riski de göz önünde bulundurulmalıdır.

İlaç Tedavisi: ASPB'yi doğrudan tedavi eden bir ilaç bulunmamaktadır. Ancak, eşlik eden depresyon, anksiyete, dürtüsellik veya saldırganlık gibi semptomları kontrol altına almak için bazı ilaçlar (örneğin, antidepresanlar, duygudurum düzenleyiciler, antipsikotikler) kullanılabilir. İlaç tedavisi genel olarak psikoterapi ile birlikte uygulanmaktadır.

Adli ve Kurumsal Yaklaşımlar: ASPB'li bireylerin yasa dışı davranışları sıklıkla görüldüğünden, adli sistemle etkileşimleri olabilir. Cezaevleri veya ıslah evleri gibi kurumsal ortamlarda uygulanan rehabilitasyon programları, davranışsal değişiklikleri teşvik etmeyi ve topluma yeniden entegrasyonu sağlamayı amaçlayabilir. Ancak, bu ortamlarda tedaviye uyum ve motivasyon sorunları yaşanabilir.

 

Antisosyal Kişilik Bozukluğu ve Toplum

ASPB, sadece birey için değil, toplum için de önemli bir sorundur. ASPB'li bireylerin suç işleme, şiddet uygulama ve başkalarını mağdur etme olasılıkları yüksektir. Bu durum, toplumun güvenliğini tehdit edebilir ve ekonomik kayıplara yol açabilir. ASPB'nin erken teşhisi ve uygun tedavi yaklaşımlarıyla bu olumsuz etkilerin azaltılması mümkündür.

 

Sonuç

Antisosyal Kişilik Bozukluğu, başkalarının haklarını hiçe sayma, dürtüsellik, yalan söyleme ve pişmanlık duymama gibi özelliklerle karakterize edilen karmaşık bir ruh sağlığı durumudur. Genetik, çevresel ve nörobiyolojik faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkabilir. Tanısı klinik görüşme, davranışsal geçmişin incelenmesi ve standartlaştırılmış ölçeklerle konulur. Tedavisi zorlu olmakla birlikte, psikoterapi, ilaç tedavisi ve adli yaklaşımlarla bazı olumlu değişiklikler elde etmek mümkündür.

Kaynak: Editör:
 
Etiketler: Antisosyal, Kişilik, Bozukluğu, Nedir?,
Yorumlar
Bizim Gazete
Ulusal Gazeteler
Yazarlar
Alıntı Yazarlar
Anketler
Yeni haber sitemizi nasıl buldunuz ?
Adana

Güncelleme: 06.07.2022
İmsak
Sabah
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı
juul juul pod puff bar juul pods glo IQOS etanj armatür komatsu yedek parça ankara acil dişçi ankara güneş enerjisi polyester çember almanya sohbet chat masura deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu bonus veren siteler