Moved Permanently

Ak Parti Adana Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Abdullah Avcı son günlerde Suriye’de yaşanan katliamların çok üzücü olduğunu, bir an önce bitmesi temennisinde bulundu. Avcı;  Selçuklular, Osmanlılar ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinde Alevi ve Sünni vatandaşlar omuz omuza mücadele vermiş, ortak değerler etrafında kenetlenmiştir. Osmanlı döneminde Bektaşi geleneğinin yeniçeri ocağı ile iç içe olması Alevi Bektaşi düşüncesinin Osmanlı yönetiminde yer alması bunun en güzel örneklerindendir, diye konuştu.

AVCI; ‘Alevi ve Sünni toplumların ortak noktaları, ayrıştıkları noktalardan çok daha fazladır. Örneğin; Yunus Emre'nin sevgisi, Hacı Bektaş Veli Hoşgörüsü Mevlana'nın birlik çağrısı hem Alevi hem de Sünni topluluklar tarafından benimsenmiştir. Bu toprakların mayası birlik ve kardeşliktir. Alevilikte eline, beline, diline sahip ol ilkesiyle Sünnilikteki ahlaki öğretilerin  benzer hedefe yönelir. Hepsinin ortak hedefi insanı kamil bir birey haline getirmek topluma faydalı olmaktadır. Kerbela'yı Aleviler de Sünniler de yüreklerinde hisseder. Hazreti Ali'nin adaleti, Hazreti Hüseyin'in cesareti hepimize ilham verir. Bizi bölmek isteyenlere karşı Alevi ve Sünni fark etmeksizin birbirimizin yanında durmalıyız’ diye konuştu.

Ak Parti Adana Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Abdullah Avcı son günlerde Suriye’de yaşanan katliamlar

Binlerce yıldır aynı topraklarda birlikte yaşayan Alevi ve Sünni kardeşler olarak geçmişimizden ders alarak geleceğe umutla bakmalıyız. Alevilik ve Sünnilik İslam dünyasının iki önemli yorumu olarak, tarih boyunca yan yana var olmuşlardır. Her ne kadar zaman zaman siyasi olayların gölgesinde bu iki kesim arasına gerilimler yaşanmışsa da ortak kültürümüz, inancımız ve kardeşliğimiz her zaman bu ayrışmaların önüne geçmiştir. Selçuklular, Osmanlılar ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinde Alevi ve Sünni vatandaşlar omuz omuza mücadele vermiş, ortak değerler etrafında kenetlenmiştir. Osmanlı döneminde Bektaşi geleneğinin yeniçeri ocağı ile iç içe olması Alevi Bektaşi düşüncesinin Osmanlı yönetiminde yer alması bunun en güzel örneklerindendir. Cumhuriyet döneminde de Alevi ve Sünni vatandaşlar Kurtuluş Savaşı'nda birlikte mücadele etmiş. Türkiye'nin bağımsızlığı için canlarını vermiştir. Alevi ve Sünni toplumların ortak noktaları, ayrıştıkları noktalardan çok daha fazladır. Örneğin Yunus Emre'nin sevgisi, Hacı Bektaş Veli Hoşgörüsü Mevlana'nın birlik çağrısı hem Alevi hem de Sünni topluluklar tarafından benimsenmiştir. Bu toprakların mayası birlik ve kardeşliktir. Alevilikte eline, beline, diline sahip ol ilkesiyle Sünnilikteki ahlaki öğretilen benzer hedefe yönelir. Hepsinin ortak hedefi insanı kamil bir birey haline getirmek topluma faydalı olmaktadır. Kerbela'yı Aleviler de Sünniler de yüreklerinde hisseder. Hazreti Ali'nin adaleti, Hazreti Hüseyin'in cesareti hepimize ilham verir. Bugün bizlere düşen görev tarih boyunca yaşanmış yanlış ders alarak kardeşliğimize daha da kardeşliğimizi daha da pekiştirmektir. Bizi bölmek isteyenlere karşı Alevi ve Sünni fark etmeksizin birbirimizin yanında durmalıyız. Ayrışma yerine ortak değerleri ön plana çıkararak, değerlerimizi ön plana çıkarmaktır.  Ötekileştirme yerine kucaklaşmayı seçmeliyiz. Unutmayalım ki Alevi de, Sünni de aynı ezanla doğar. Aynı toprağa gömülür ve aynı bayrağın gölgesindedir.

AK Parti Genel Başkan Yardımcımız ve sözcümüz, kıymetli bakanımız Ömer Çelik'in dediği gibi hepimizin adları farklı olabilir. Ama hepimizin soyadı Türkiye Cumhuriyeti'dir. Farklılıklarımız zenginliğimizdir. Bizi biz yapan unsurlardır. Bu duygu ve düşüncelerle Alevi Sünni kardeşliğini yücelten birlik ve beraberliği savunan herkese gönülden teşekkür ederim. Gelin Birlik içinde, hoşgörüyle, kardeşçe yarınlara yürüyelim. Kıymetli arkadaşlar, son günlerde özellikle Suriye'nin bazı bölgelerinde sivil Alevi vatandaşlara yönelik saldırılar olduğu yönünde hem bu mecliste hem de çeşitli mahfillerde haberler okumaktayız ve dinlemekteyiz. Şunu net bir biçimde ifade edeyim ki, hiçbir sivil can kaybını kesinlikle onaylayamayız. Yeni oluşan rejimin Suriye'de kurumsallaşma çabası içerisindeyken yeni bir düzen oluştururken Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlamak konusunda çok olumlu adımlar atıldığı sırada, bu bölgeyi istikrarsızlaştırma çabalarına katkı koyacak hiçbir davranış kabul etmek de mümkün değildir. Bu bağlamda oralarda akrabaları bulunan ve aynı duyguda şahsi insanlarımızın tedirginliğini anlıyoruz. Cumhurbaşkanımız da hükümetimiz bu konuda gereğini yapmakta olup her zaman olduğu gibi diplomasinin tüm yollarını kullanarak on üç yıldır süren sivil kıyım karşısında nasıl pozisyon alınmış ise bugün de yine aynı düşünceyle hiçbir canlının zarar görmemesi için ellerinden geleni yapmaktadır. Ne yazık ki bu olayları ülke içerisine taşıyarak ülkemizde de bazı karışıklıklar çıkarma hayalleri yeniden hortlamışa benziyor. Yukarda belirttiğim gibi, omuz omuza aynı kültür oluşturan Sünni ve Alevi kardeşliği asla ve asla buna izin vermeyecektir, diye konuştu.