Moved Permanently

Adana’da düzenlenen “Dijital Dünyada Güvenli Kalmak – Adana Zirvesi”nde, dijital güvenlik, dezenformasyonla mücadele ve doğru bilgiye erişim konuları ele alındı. Gençlerin, akademisyenlerin ve kamu temsilcilerinin katıldığı zirvede, dijital okuryazarlığın önemi vurgulandı.

Dijital güvenlik ve dezenformasyonla mücadele, Adana'da gençlerle ele alındı

Adana’da, dijital dünyada güvenliğin ve dezenformasyonla mücadele yöntemlerinin konuşulduğu kapsamlı bir zirve düzenlendi. Erasmus+ Programı KA154 Gençlik Katılım Projesi kapsamında, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Adana Bölge Müdürlüğü koordinatörlüğünde gerçekleştirilen “Dijital Dünyada Güvenli Kalmak – Adana Zirvesi”, gençlerin, akademisyenlerin ve kamu temsilcilerinin katılımıyla başladı.

Zirve programı, Öğr. Gör. Dr. Hacı Mehmet Acar tarafından hazırlanan ve açılışı Adana Valisi Yavuz Selim Köşger tarafından yapılan “Yanlış Bilginin Görsel Anatomisi İnfografik Sergisi” ile başladı. Serginin ardından gerçekleştirilen protokol konuşmalarında, dijital çağda doğru bilgi ekosisteminin inşasının ve dezenformasyonla kurumsal mücadelenin önemi vurgulandı.

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, bilgiye ulaşmanın kolaylaştığı ancak doğru bilgiyi ayırt etmenin zorlaştığı bu dönemde, bilgi kirliliğinin ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Köşger, “Dezenformasyon, doğru bilgiden çok daha hızlı yayılıyor. Manipülatif içerikler milyonlara ulaşırken, doğru bilginin aynı etkiyi yaratması zaman alabiliyor” dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Adana Bölge Müdürü Mustafa Yalınız da zirvenin gençlere dijital ortamda etik değerler çerçevesinde nasıl güçlü ve güvenli kalabileceklerini tartışmak için önemli bir fırsat olduğunu ifade etti.

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger

Protokol konuşmalarının ardından, “Kamusal Bilgi Alanında Dezenformasyon” başlıklı bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Mustafa Bostancı’nın yaptığı panelde; dijital yayıncılıkta etik, eleştirel dijital okuryazarlık, bilgi güvenliği ve kamusal güvenlik konuları ele alındı. Panelistler özellikle gençlerin dijital içeriklere karşı sorgulayıcı bir yaklaşım geliştirmesinin gerekliliğini vurguladı.

Öğleden sonra devam eden programda, öğrencilerin aktif katılımıyla çalıştay ve dört ayrı grup hâlinde atölye çalışmaları gerçekleştirildi. Yapay zekâ ile üretilen içeriklerin analizi, görsel manipülasyonun tespiti, bilgi doğrulama yöntemleri, dijital medya etiği ve algoritmaların rolü gibi güncel konular, uzman akademisyenler eşliğinde uygulamalı olarak işlendi.

Program kapsamında açıklamada bulunan Çocuk Medyası Uzmanı Bora Durmuşoğlu dijital yayıncılık bugün yalnızca içerik üretilen bir alan olmanın ötesinde kamusal bilginin dolaşıma girdiği ve toplumsal algının şekillendiği temel mecralardan biri haline geldiğini söyleyerek: “Dijital yayıncılıkta etik sorumluluk ve düzenleyici bir çerçeve oluşturulması, doğruluk, şeffaflık, hesap verebilirlik ve kamusal faydayı esas alan bir anlayışla ele alınmalı.” dedi.

Durmuşoğlu sözlerine: “Çocuklar için üretilen içerikler, yalnızca bugünü değil, çocukların değer dünyasını, algı biçimlerini ve gelecekteki toplumsal duruşlarını da doğrudan etkiliyor. Bu nedenle çocuklara yönelik yayıncılıkta güvenli, pedagojik temellere dayanan ve etik ilkeleri merkeze alan bir yaklaşım benimsenmediği sürece, dezenformasyon sorunu yalnızca medya alanıyla sınırlı kalmayıp uzun vadede toplumsal bir probleme dönüşebilir.” şeklinde sürdürdü.

Gün sonunda yapılan değerlendirme oturumunda, çalıştay ve atölye çıktılarının raporlaştırılması ve gençlerin dezenformasyonla mücadelede daha aktif rol alması için yol haritası üzerine görüş alışverişinde bulunuldu ve sunumlar yapıldı.

Çukurova Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi ve Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen zirvenin, katılımcıların dijital okuryazarlık becerilerini geliştirmeye ve bilinçli dijital vatandaşlık kültürüne katkı sağlaması hedefleniyor.