Moved Permanently

Kahramanmaraş üzeri 2 deprem felaketi yaşattırdı ülkenin yarısına. En büyük yarayı üç ilimiz almıştı. Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay…

Elbette Adana, Şanlıurfa, Kilis, Gaziantep, Elazığ, Malatya, Diyarbakır ve Osmaniye depremden sarsılmıştı. Deprem fiziki binaların hiçbirine acımadı. İçinde hastanelerde vardı, yerle bir olan. Hatay Defne ilçesinde Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti tarafından 60 günde hastane yapılarak açılışını yaparak halkın hizmetine sundu. 
Ya siz ne yaptınız Sayın Rektör hanım?

Türkiye’nin üçte biri 6 şubatta sarsıldı ve asrın felaketi olan depremi yaşadı. On binlerce bina yıkıldı, kamu binaları da dahil. İçinde sayısız hastanelerde vardı yerle bir alan. 1998 Depreminde hasar alan balcalı hastanesi o zamanlar güçlendirilmiş ve halka hizmeti vermeye devam etmişti. 6 ve 20 Şubatta yeniden hasar aldı. Artık iş göremez hale geldi. Üniversite bilim yuvası olmasına rağmen ÇÜ. Rektörü Meryem Tuncel çözümü hep Ankara’da aradı.

Sağlık Bakanlığını defalarca arayarak Balcalı Hastanesi’nin depremden hasar gördüğünü söyleyip, Yüreğir Devlet Hastanesi’ni istediniz.  Oysa Çukurova Üniversite arazisi 20 bin hektar idi. Depremin üzerinden 5 ay geçti, halen bir çözüm üretmediniz, hazır hastaneye göz diktiniz. Orda eğitim gören tıp öğrencilerine yazık değil mi? Onlar Amfi ve hastane arasında mekik dokuyacaklardı, yani mesafe uzaktı. 
Pratik bir çözüm zor değildi. 
Hemen zemin etüdü yaptırıp, bir sahra hastanesini geçici olarak açar, öğrencileri mağdur etmeyebilirdiniz?
Bunun yerine Ankara’yı su yolu yaptınız. Yüreğir halkını hiçe sayarak, Yüreğir Devlet Hastanesini istediniz?
Karşınızda bir örnek duruyor, Recep Tayyip Erdoğan, 60 günde defnede bir hastane yaptı halkın hizmetine sundu.

Sizi engelleyen kimdi Sayın Meryem Tuncel Hanımefendi?
Çukurova Üniversitesi bir bilim yuvası değil mi? Sizde inşaat mühendisi, mimarlarınız ve diğer meslek dallarında yetişen öğrencileriniz, akademisyenleriniz yok muydu? Neden onlardan faydalanmadınız? Neden onlardan görüş almadınız? 
Yüreğir Devlet Hastanesi’ni istiyorsunuz?
1-Orada doktorundan tutun, güvenlik görevlisine kadar kendilerini, evlerini, çoluk çocuğunu unutarak depremde görev yaptılar. Onların ki can değil miydi? 
2-Depremden sonra yüzde bin artan kiralardan haberiniz var mı? Kıytırık bir ev bile aylık 5 bin lira… Normal bir evde oturayım derseniz Adana’da yıllık ödeniyor, 100 ila 150 bin lira.
3-Ya sosyal durumları, çocuklarının okulları, ulaşım sorunları…
4-Üniversitede okuyan tıp öğrencileri hergün bilumum ders almak için bir ayakları hastanede, diğer ayakları amfide mi olacak? 
5-Üniversitede akademisyenler ve doktorlar yürüdü? 
Siz telefona sarıldınız. Halen geç kalmış sayılmazsınız, hemen hastane topraklarınızda inşa ettirebilirsiniz, bu aşamada bütün belediyeler size destek verir?
6-Mesafe sizin için uzak değilse, o zaman Park Adana boş duruyor, orayı kullanın… 
7-Yüreğir halkının çıkarlarını göz ardı ederek, Yüreğir Devlet Hastanesi sevdasından vazgeçin.  Kolaycılığa kaçmayın. Acilen kendi toprağınız üzerinden yeni bir hastanenin yapımı için baskı uygulayın. Emin olun tüm Adana kurumları bu sürece destek vereceklerdir. Bu hastane 6-7 defa taşındı uğraşmayın.  Onlara da yazık. Şurada düzenlerini kuralı ne kadar oldu, bozmayın. Kendinize başka bir düzen kurun ve kalıcı olsun, yormayın insanları, sizde un var, şeker var, su var. Eee helvayı da bir zahmet yapıverin.
Bu yazıyı Recep Tayyip Erdoğan’a da gidecek, öyle bir örnek varken, işi yokuşa sürmek siz akademisyenlerin işi olmamalı, hayatı kolaylaştırın.