Pamuk bizim mahalle sakini, yıllardır Ulus Paça lokantasına takılıyor. Orada sabahları Adana’nın en güvenilir, en güzel, en temiz, Paça suyu, mercimek çorbası, işkembe çorbası, çürük paça çorbası,ayak paça çorbası, bumbar ve sakakat türleri güvenle tüketebilirsiniz.
Paça salonun etrafında birkaç canımız barınıyor.
Lokantadan arta kalan sakakatlar ve yemekler bu canlara veriliyor.
Kurtuluş Mahallesi, Mücahitler Caddesi üzerinde.
Onlarda 7/24 bu lokantayı resmen koruyor.
Lokanta sahibi Asım bey gün görmüş bir beyefendi. Bu canlara göğgüslerini siper etmişler. Çevrelerindeki apartman sakinleri bunlardan rahatsız olsada, onlarla verdiği mücadelede, galip gelmiş.
Oysa en büyük gürültü, hemen mücahitlerden akan trafik yığını ve gürültüsü, insanı resmen hasta eder.
Bu sakatat salonunda güzel insanlar çalışıyor.
bu canlarla dostluk kurmuşlar.
Biberimiz yıllardır burada, artık yaşlandı, saçı sakalı ağardı.
Bu salonun çevresinde kimselere zarar vermeden kara bir biberimiz, yine kimseye zarar vermeyen Pitbul kirması, siyah ve kahve karışımlı desenli, daha doğrusu kırçıl bir erkek köpeğimiz, aralarında bir de Pamuk var. Pamuk gibi bir köpeğimiz.
Havlamaz, kendi halinde biri hayvan. Kim gel dese kuyruğuna takılan bir can o.
Aileye yeni katılmış daha bir yaşında bile değil kangalımız var gece yatıya geliyor.
Günün çoğunu ise Ziyapaşa Bulvarı Kahve Dünyasında geçiriyor.
Kahve Dünyası zaten karar almış, hayvan sevmeyen kahve içmeye gelmesin diyor.
Acıktığı zaman Ulus Paça Salonuna geliyor.
Size burada bir candan söz etmek istiyorum.
***
Beyaz, üç yaşlarında bir köpeğimiz hastalandı, kansere yakalandı, kemo terapi gördü. Bir hayvansever tarafından tedavisi yapıldı.
Dediğim gibi kanserdi, daha yeni sağlığına kavuşmuştu.
Birgün işe giderken Süreyya Nihat Oral ilk öğretim okulunun kuzey duvarının dibinde sarmaşıkların içinde bir kıpırdanma gördüm, sonra bu canı tanıdım, birden seslendim bana geldi. 20'li yaşlarda çocuk; "kedileri kovalıyor" dedi. O an aklıma gelmedi ama, yinede biraz sinir yaptım.
Aradan bayağı zaman geçti yine aynı nokta durakta otobüs bekliyordum, bir yerde randevum vardı, yine aynı yerde bu canı genç bir oğlanın elinde gördüm, üzerine yürüdüm, bıraktı.
Bu sabah komşum bu canı anlattı dumura uğradım. Ağlaya ağlaya bir hal oldum. Bu defa üç dut ağacının altına saklamış hayvanı. Gece saat 23,30’da.
Genç bir delikanlı Erdoğan komşumuz oluyor, sapık ilişkiyi görünce kovalamaca başlamış aralarında, biri daha destek vermiş ama, pantolonun fermuarını da yarı yolda çekmiş, ama trafikte izini kaybettirmiş.
Not;
Süreyya Nihat Oral İlköğretim Okulu’nun batıya bakan yönünde yol var. Yol demeye bin şahit ister, yayalar için tali yol.
Oradaki ağaçların, sarmaşıkların ve çalıların budanması lazım. Madde bağımlıları içinde keyif çatıyor, nede olsa iki üç insanı gizleyebilecek noktaya gelmiş sarmaşıklar ve ağaçlar.
Okulun duvarı sarmaşıklarla bezeli, madde bağımlıları içine rahatlıka girip alem yapıyor.
***
24 Aralık 2024 Pazar günü sabah paça salanuna gittim, durumu bizzat anlattım.
Üzüldüler.
Onlarında şüphelendikleri bireleri varmış.
Gelip bu canın boynuna ip takıp götürenler olmuş.
***
Akşam üzeride gidip Paça Salonun Sahibi Asım beyle konuştum. Babacan bir insan.
“Bundan sonra gözüm üzerinde olacak” dedi.
Durumu anlattım. Orada çalışanlarda çok üzgün.
Ve bu canı nasıl koruyalım? Kimler yardım edebilir? Başında 24 saat duramam.
Bu canın meskeni orası, oraya takıldığı için mutlaka bu piçin görüntüsü vardır, lokantanın her yerini gösteren kameralar var.
Asım bey söz verdi, bekleyip göreceğiz.
***
Pamuk bir baktım birinin peşine takılmış gidiyor.
Oysa karnı tok. Sevilmek istiyor.
Arkasından takip ettim. Şu an iki kişiyi tespit ettik. Ama tanımıyoruz. Biri genç, bir diğeri yaşlı, cılız, gözlüklü mendebur bir adam.
Bir kaç arkadaşa gönderdim, yoğundum, gazetenin çıkması gerekiyordu.
Yaşamınızı idame ettirmek için çalışmak zorundasınız. Bir pazar günüm bu canı takip etmekle geçti, ertesi günü de öyle.
Bazen insanlar ne yaşadığınızı Bilmediği için hemen hüküm verebiliyorlar.
Sonra diyorsunuz ki, bin kimlerle arkadaşlık kuruyorum veya kimlerleyim?
İnşallah bu şerefsizleri mutlaka yakalayıp adalete teslim edeceğiz.
Yani kendi kanunumuzu uygulamayacağız.
İçmiz ferahlasın diye küfür ve bedua ediyoruz.
Rabbbim bu canlarla kim uğraşıyorsa belasını versin, onların ömrdünden alıp bu canlara versin. Ocakları sönsün.
Her yerden katliam haberleri geliyor.
Emin olun şu an benim evimde 2 köpek, iki yavru bir engelli kedim var. Yine doğuştan engelli bir kedi, bazen evde 4 veya 5 kedi, iki köpekle evin içinde.
Keşke herkes evine de alabilse.
Dışarda beslemek çok kolaymış, haa engelleniyoruz o başka.
Kendileri yapmıyor bi de bizleri eleştirip engelliyorlar.
Bahçemde 10’a yakın kedi var, iki taraftaki sokak kedilerimizi saymıyorum bile.
Hergün ilk işim bahçedeki dışkıları toplayıp çöpe atmak oluyor.
İnşallah beyaz köpeğimize yapanlar yakalanır ve bütün millete ifşa ederiz.
Ancak bunu yapabiliriz.
Teyekkuzdayız.
|