301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Yazı Detayı
04 Ekim 2023 - Çarşamba 20:56 Bu yazı 943 kez okundu
 
Bıdık’a ne oldu Heypati?
Yumoş-Minik TEKBAŞ
adanadoruk01@gmail.com
 
 

Benekli veya Bıdık’a ne oldu?

Yıllardır Ziyapaşa Bulvarı, Şinasi Efendi sokağında yaşayan, zaman zaman diğer köpeklerin saldırısına maruz kalan, yer değiştiren Bıdık’ın sağlık sorunları nedeniyle bir hayvansever tarafından oraya yakın olan Heytapi Veteriner Kiliniği'ne tedavi görsün diye bırakılıyor, ve ücreti ödeniyor. Sonra Bıdık bu veteriner kliniği tarafından hayvan barınağına göndermeye  çalışınca, hayvanseverler ayaklanıp mani olur. Bu can veteriner gözetimi altındayken, Bıdık zehirlenir ve ölür. Ne ölüsü ne dirisi maalesef bulunamaz. Hayvanseverler bunun üzerine Cumhuriyet Savcılığına Suç duyurusunda bulundu? 

BENEKLİM!

Doruk Gazetesi Sahibi, Gazeteci/Yazar, aktivist  ve yerel hayvanı koruma görevlisi Fatoş Tekbaş sosyal medya hesabında şu paylaşımı yapmış; “Bizim bir sokağın sakini 21 Eylül günü ebedi dünyaya göç etti. Ziyapaşa Bulvarı’nda 8 yıl yaşadı. Her yerden kovuldu, bir yerlere sığamadı, bu onların değişmeyen kaderiydi, sığındığı yerde eceli oldu.
Adı Benekli’ydi, son demi ise Bıdık olarak terki diyar etti.

Yıllarca onu elimle besledim. Hiçbir canlıya bağlanmayayım diyorum, maalesef her seferinde duygularıma yenilir, pes ederim. 
9 yıl önce hayatıma girdi. Atatürk Parkın’da tanıştım onunla. Sağlık sorunlarım nedeniyle son üç yıl doğru dürüst hiçbir şey yapamadım. 
Yapamadım derken de Karakız’a 4 ay baktım yaşatamadım. Bunun gibi çok şeyler… Bu üç yılda çok şeyler yaşadım... Bu benim kabahatim de değildi. Sizin familyanızda güçlü olan o yere sahipleniyordu. Ne güzel size her gün yemekler yapar, elimle yedirirdim. Yemeklerimi çok severdiniz.
Kangal kırması Tontiş, Atatürk Parkı’na senden sonra gelerek orayı sahiplenip hepinizi kaçırttı. Kadifeyi, Kızımı, Uyuz’u, Pitbull kırması bir canımızı, daha birçok canımızı Tontiş çok güçlü olduğu için hepinizi çil yavrusu gibi dağıttı.
Sen kah Büyükşehir Belediyesi'nin arka sokağına, kah, kuyumcuların arkasındaki parka, kah Pandora sokak, Atatürk Caddesi, İstasyon Meydanı, Mustafa Kemal Paşa Bulvarı orta refüjü derken, daha sonra Özsüt'ün oraya yani Ziyapaşa Bulvarı’na kendini attın.  
Yer değiştire değiştire orayı yuva yaptın. Hayvanseverler hergün yemeğini veriyordu. 
Haberini alıyordum.


Beni bilende biliyor. Bende boş değildim yani, kimler geldi elime, kimler geçti? Sağlıklıydın ya gerisinin ne önemi vardı ki?
Seni bulduğum her yere yemek getirdim.
Sonra başına gelmeyen kalmadı. 
Çok üzüldüm. Özsüt'ün oradaki hayvanseverler sana bakıyordu. Arka ayakların tutmuyormuş. Hatta Serap Hanım’a ‘Bana getirin” demiştim. 
“Hayvanseverler bakıyor” demişti. Sonra ne olduysa barınak aranmış, seni barınağa göndermeye kalkmışlar, hayvanseverler ayaklanmış. Bak kızım senin yazını Doruk gazetesine yazacağım, sana bakanlarla konuşacağım. Seni ihmal ettim ama benimde sağlık sorunlarım vardı, özür dilerim.
Nice zamandır arıyordum, arada bir metro sokağında görüyordum seni. Bana küsmüştün. Haklısın. Zaten sizi hep mal olarak gördükleri için başınıza bunlar geliyordu. 
Bugüne kadar kimseyi kovalamadın, ısırmadın, şiddet göstermedin. Serap Döngel ile konuştum, seni ziyaret edeceğimi, salı günü yolumu uzatarak akşam üzeri sana yemek getirdim. Sosyal medya hesabımdan paylaştım. Beni görünce hemen ayaklandın, yemeği bir çırpıda yedin. Sana her gün getireceğime dair söz verdim.
Kafesindeki kakalarını toplayıp attım. Heypati’nin adamı bana biraz sert çıktı ama ben aldırmadım. 


Ertesi akşam yine yanına geldim, et yedirdim, meğer o gün seni son görüşüm olmuş. 
Yine kakan vardı, kapı kilitli olduğu için giremedim.
Bugün de sabah saatlerinde (21 Eylül 2023) Serap Döngel sana kelle paça getirmiş, çok sevindim, bugün işlerim çoktu, seni cuma sabahı ziyaret etmeyi düşünüyordum.
İkindi vakti içime bir sıkıntı girmişti, 19,56’da akşam üzeri telefonum adeta acı acı çaldı. Duymak istemediğim o haberi duydum.
“Bıdık zehirlenerek ölmüş, benim arkadaşım Heypati Veteriner kliniğine sormuş, belediye gelip almış” dedi.
Sözde birileri seni o kafeste zehirlemiş-MİŞ!
Çok üzüldüm, mideme yumruk yemiş gibiyim. 
Hiçbir yere sığamıyorum, öfkeliyim, beynimde bin-bir cevabsız sorular havada uçuşuyor?
Niye, neden niçin diye?
Ne istediler senden…?
Çok üzgün ve çaresizim...
Söz sana o soruların cevabını bulacağım. Bu diyardan bir BENEKLİ (Bıdık) gelip geçti, diyeceğim!
Birileri için bir it diyebilir, benim için bir candın, canandın, bunu sana yapanların yanına koymayacağım. 
Mekanın Kıtmir gibi cennet olsun BENEK’lim.

SORULAR, 
SORALAR!

Bilmiyordum Haykonfed Başkanı Nesrin Çıtırık ortaya çıkardı. Kafesin içi meğer hep güneş alıyormuş. Bilerek mi içini güneş alan kafese koydular, çabuk ölsün diye mi? 
Heypati bu ihmali için Nesrin Çıtırık’tan özür dilemiş, ama bu kabul edilemez, demek ki ilgilenilmiyordu, ilgilenen olunca da ağız dolusu laf yapıyorlardı. 
Kafeste güneşin altında tutulan ve verilen yemeği bir çırpıda yiyen Benekli’yi kim veya kimler zehirlemiş olabilir?
Hadi onu geçtim, neden yalan söyleme ihtiyacı duydular, “Belediye gelip aldı dediler” 
Orada bir kamera sistemi yok, görmüyor, o bölge kasıtlı mı seçildi?
Bıdık Heytapi Veteriner’in sorumluluğundaydı, ne oldu sorusuna?
“Birileri zehirlemiş, bizde arıyoruz, belediye geldi götürdü” diye cevap vermişler…
Bana haber verilince, gayri ihtiyarı hemen belediyeyi aradım, yakmasınlar, usulünce gömsünler diye…
‘Biz almadık’ deyince, kuşkularım iyice arttı?
Uzun çabalar sonucunda aramadığım kimse kalmadı, bu arayışlarım gece 12’ye kadar sürdü.
Büyükşehir ve ilçe belediyeleri almamış, ertesi gün Seyhan Belediyesi Hayvan Biriminden beni arayarak böyle bir hayvanın alınmadığını söyleyince, kuşkularım daha da arttı. 
Bende hak aramak için, Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunarak dilekçemi verdim.


Sahipli hayvanların bir ismi var, ama sokak canlarının yüz ismi olabilir, çünkü kim seviyor, başını okşuyor yemek veriyorsa, ona bir isim takıyor, o isimle çağırıyor. O benim için Benekli’ydi. Başka hayvandostları için Bıdık’tı.  
Orada oturan bir hanımefendi; “Bende artık bu cana yemek vereceğim” dedi.
Ama veremedi. 
Nesrin Çıtırık gidip o kafesi inceledi, kıyameti kopardı, güneş alan bir yerde çakıl taşlarının üzerinde bir can nasıl dayanır diye…
Veterinere de sormuş!
Haklıydı. 
Ben nasıl anlamadım, sabahları hariç güneş her yerden giriyormuş…
Vay canım vayyy!
*** 
Ölü veya diri, Benekli diğer adıyla Bıdık’a ne oldu?
Heypati Veteriner Kliniği neden böyle bir yola başvurdu, bunun mutlaka bir açıklaması olmalı… 
Ben bu işin peşini bırakmayacağım, öyle taş atıp kaçmak yok…
Laf sokmak yok, yasalar önünde hesap verecek!
Kim yaptıysa cezasını çekmeli. 
Sen rahat uyu kızım, emeklerim sana helal olsun, böyle bir sonu hak etmiyordun…
Kanın yerde kalmayacak!
Yapanlarda vicdanlarında kavrulacak, tabi vicdanları varsa…

PİTBUL KENDİNİ ASMIŞ-MIŞ!

Bana bir telefon geldi, öyle her gün aradığım, arandığım biri değil. Eski bir komşu.
Mahmut Yamaç…
Sosyal medya hesaplarımızda arada bir emoji koyardık hepsi bu.
Beni aradı.
Bazıları izinsiz sözde kendi evine girmiş-miş, video çekmiş, onları mahkemeye vereceğini söyledi ve olayı anlattı.
Birileri bir Pitbull’u dışarı salmış, o da alıp evine getirmiş, iple odada bağlamış.
Sonra kendisi birkaç köpeği alıp kısırlaştırmaya götürmüş.
Kendi ifadesi.
Geri döndüğünde, Pitbull’un kendisini pencereden aşağıya attığını ve boğulduğunu söyledi.
Köpeğin çok azgın olduğunu, zapt edilmesinin zor olduğunu falan filan söyledi.
***
Bu arkadaşa sormak isterim.
Tamam dövüştürülmüş. 23 Yıldır kedi köpek bakarım. Ama yine de sahibini çok iyi tanımadığım bir Pitbull’a yaklaşmam, geçen elime düştü, anlamadım bile, bebek gibi.
Kardeşim bunu odaya hapsediyorsun ve bağlıyorsun neden? Dediğimde.
“Çok saldırgan, bıraksaydım diğer köpeklerimi mi öldürseydi” diye söylendi.
Mahmut Yamaç konuşmasında; “HAYDİ ekibi, Adana Hayvan Barınağı yetkilileri geldi, tutanaklar tuttu. HAYKONFED Başkanı Nesrin Çıtırık'ı aradım, ona olayı anlattım, beni haklı buldu” diye söylendi. 
Sormak isterim.
Bu kadar güçlü, azılı Pitbull’u nasıl yakalayıp bulunduğunuz yere getirip odaya bağladınız? 
Neden başında bekleyip Adana Büyükşehir Bakımevi’ni aramadınız? 
Bu kadar azgınsa, siz nasıl yakaladınız? 
***
Sahipli veya sahipsiz Pitbull’a yaklaşamam, onları o kadar tehlikeli birer silah haline getiren piskopatlar var, hayvana güvenirim insana güvenmem, insan kendi karakterini yüklediği içinde uzak dururum. 
Madem, yakalamışsın, ipi senin elinde, odaya bağlamakta neyin nesi? İşte orayı hiç anlamadım Mahmut Yamaç, allemi cihan olsan, boş…
Videoya çekenleri de tehdit etmişsin, yok şöyle yaparım, yok böyle yaparım diye, bende böyle bir hata yaparsam beni de ifşa etsinler, hiç gocunmam haklı da çıkmam…
Ama adalet önünde mutlaka hesap vereceksin, bunu bil yani. 
Haykonfed Başkanı Nesrin Çıtırık bu olayı doğulamadı, herkesin bilgisine. Ceza alması içinde elinden geleni yapacak. 
Hatta Mahmut Yamaç’ın bu olayda ihmali olduğunu yasalar önünde hesap vermesini istiyor. 
Son sözü HAYKONFED Başkanı Nesrin Çıtırık Hanımefendi söylüyor; “Ya ben salak mıyım? Hayvan orada boğulmuş ben haklı görür müyüm?”
"Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır” 
Sabır. 

HERKÜL ŞİŞLENDİ
Nesrin Çıtırık bana bir mesaj attı. 
Ziyapaşa Bulvarı’nda bir sokak canımızın kanamalı olduğunu, orada oturan gönüllüleri arayıp ilgilenmelerini söyledi. 
Bende eve yeni girmişim, Benekli için delil topluyorum, yorgundum. Bizim Serap Hanım’a ilettim. O da zaten hayvanı arıyormuş, birkaç saat sokaklarda felik felik hayvanı arayıp bulmuşlar. Öylesine kan kaybetmiş ki hayvan… Baygın bir şekilde veterinere yetiştirmişler. 
Keşke mobese kameraları incelense, yapan şerefsiz bulunsa, bizlerde hesap sorsak. 
Serap Hanım bütün gününü, ertesi günü, daha sonraki günün bu cana ayırdı. Herkül şimdi iyiye gidiyor. Ya tornavida veya şiş, her neyse makatının bir santim yanına saplanmış…
Veteriner Dilek hanım demiş ki; “Eğer makadına gelseydi, idrar kesesi yırtılır ve hayvan bir daha asla çişini tutamazdı, karın boşluğuna gelseydi, yaşama şansı hiç olmazdı” demiş.
Adana’nın en güzide yeri, ve böyle pis olaylar yaşanıyor. Kimse güvende değil gibi. 

Umarım yapanı Rabbim cezalandırır.

KESİLEN AT VE EŞEKLER

Geçenlerde Yüreğir’de at ve eşekler kesilerken yakalandı. Birkaç tanesi kesilmeden kurtarıldı.
Bu atlar insanlara yedirilecekti. Yetkililer el koydu.
Madem insanlara yediriliyor, kesimin önüne hiç kimse geçemiyor, kimbilir neler kesiliyor milletin önüne geliyor bilmiyoruz? Sağlıklı bir denetim ve kontrol yok!
Keşke Tarım Bakanlığı bir ünetisinde Gıda Denetim Birimi Kurulsa, her gün şehrin kasaplarını, lokantalarını ve tezgahlarda satılan gıdaları denetleyebilseler… 
En azından caydırıcı olur. 
Kebapçılar, lokantacılar. Bunlar çok mu zor. Sonuçta halk sağlığı var işin içinde.
Ayrıca kesilen at ve eşek etlerine ne oldu, diye sormak istiyorum?
Vakti zamanında yine bir sürü at ve eşek Yüreğir ilçesinde yakalanmıştı. 
Adana Valisine yakalanan etler Hayvan barınağına gönderilsin demiştim.  
Yine aynı noktadayım.
Lütfen imha etmeyin. 
En azından hayvanlarımız yesin.
***
Büyükbaşlar kesilirken, ne olur tarım bakanlığında yetkiler görevlendirilsin, çünkü hayvanlar ya balyozla, ya başka şeylerle yavaş yavaş öldürülüp kesiliyor, bunu geçtiğimiz aylarda valilik açıklamıştı, murdar et yemesin millet. 

 
Etiketler: Bıdık’a, ne, oldu, Heypati?,
Yorumlar
Bizim Gazete
Ulusal Gazeteler
Yazarlar
Alıntı Yazarlar
Anketler
Yeni haber sitemizi nasıl buldunuz ?
Adana

Güncelleme: 06.07.2022
İmsak
Sabah
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı