Hafızamı zorluyorum, Nazife Özdemir Tat teyzemle anılarım var mı diye…
Hayal mayal hatırlıyorum anneannem Nuriye Çoban Özdemir köyde onun evine götürmüş, bir kangal köpek ısırmıştı beni. Bunu çok net hatırlıyorum, halen baldırımda diş izleri duruyor.
Yıllar sonra, yine hayal mayal Adana’da gördüm onu…
Kareler kopuk, bir türlü bir hikaye çıkmıyor içinden.
Sadece teyzemin güzelliği hep anlatılırdı. Uzun boylu, siyah saçlı, beyaz tenli, yanakları al, zeytin gözleri ve uzun kirpikleri…
Türkan Şoray’ın kopyası denirdi. Ama bir gün bile yüzüne krem sürmemiş bir kadın olduğu hep anlatılırdı.
Halise ablamın güzelliği de teyzemin mirası gibiydi.
***
1979 yılında Adıyaman’a taşındık. Anneannem dominat bir kadındı. Tam bir Osmanlı kadını. Aslında annemin, anneannesini yazmalıydım öyküsünü, şahane bir kadınmış!
***
Teyzem çocuklarını alıp ara sıra baba evine gelişini izlerdim.
Sonra bizim ev geldi Adana’dan.
Anneannemle iç içe otururduk. Rahmetli dedem Hüseyin Özdemir ile anılarım çok az, sigarasını çalar içerdim. Anneannem beni çok severdi, bende onu. O aslında bütün torunlarını çok severdi. Annem üç kız kardeştiler. Bizim evin karşısında en büyük teyzem oturuyordu.
Teyzem Hanım İnan ağır, tam bir Osmanlı kadını, ne sevdiği belli ne sevmediği.
Hep mesafeli, hep uzak durdu bizden.
Onun ilk eşinden teyze diye bildiğimiz Naile diye bir kızı vardı. Teyzem Hanım’ın diğer çocukları Müjgan, Saliha, Abdurrahman, Abuzer, Hasan Basri, Zeliha ve Elif İnan vardı. Elifle yakınlaşmıştım. Birde gelinleri harika kadın Zübeyde İnan ile…
***
Arada bir annem bizi alır Nazife teyzemlere giderdik… Bu balayı kısa sürdü, annemi çok genç yaşta kaybettik, 1944 doğumlu idi. Annem ile küçük teyzem arasında 5 yaş vardı, annem öyle anlatırdı.
Teyzem Naile, Teyzem Nazife ve Amcam Mustafa Tekbaş aynı yaşlarda olduğu hep söylenirdi. Aralarında bir, iki yaş olabilirdi.
***
Annemi kaybettikten sonra ben erkek kardeşim Zeynel Abidin’i alıp evden çıktım. Memleketim Adana’ya döndüm. Kendi işimi kurdum. Böylece hayatın getirdiği rüzgar bizleri alıp farklı yerlere savurdu. Yaşamak, ayakta kalmak için çalışmak gerekiyordu ve hayatım oyunca hep çalıştım.
***
Teyzem bu aralar çocuklarını tek tek evlendiriyordu, ben gidemiyordum ama, ya Zeynel’i veya Fatih’i gönderiyordum, takılarını da hazır ediyordum, işi bırakıp gidemiyordum.
Babamla yıllar sonra barıştığımda, her Adıyaman’a gidişte mutlaka teyzeme uğrar, hal hatır sorar öyle dönerdim. Bazen bana kızardı, “Niçin önce benim evime gelmiyorsun” derdi.
Bende; “Babamın evi varken bu doğru değil” derdim.
***
Teyzem hep hasta idi, “Bir gün Adana’ya geleyim beni doktora götür kızım” dedi.
Eniştemiz Şevket abi de birlikte gelmişlerdi. Maddi manevi hep yanında oldum. Evladı gibi onunla ilgilendim. Özel doktorlara götürdüm. İki defa evime geldi… Teyzemle zaman zaman telefonla görüşüyordum. Hayatıma patili dostlarım yani Yumoş girince tabi ki ziyaretlerim seyrekleşti.
En son anım ise…
En küçük oğlu Hüseyin; “Teyze anahtarı ver de yazlıkta kalalım” dedi.
“Yazın oradayım gelin” demiştim.
Teyzem Nazife, eniştem Şevket abi, oğlu Hüseyin, Habip, onun Romanyalı eşi ve oğlu misafirim oldu.
***
Kardeşim öldüğünde bir araya gelmiştik, sonra babamı kaybettiğimde…
Diğer teyze çocuklarım ise Mersin’de veya başka şehirde işleri olduğunda transit Adana’dan geçerken iş yerime uğrarlardı. İlişkilerimiz böyleydi. Ne soğuk, ne sıcak!
En son teyzemi 4 Ağustos 2021 yılında gördüm. Köpeğim olduğu için evlerine giremiyordum, çocukları ısrar etti. İyi ki ısrar etmişler… Hasret giderdik.
Hastalandığında gidemedim, corana vardı.
Ben 2020 ve 2021 yılında çok ama çok hastalandım, bir ayağım hep hastanelerde idi. Dostlarım üzülmesin, düşmanlarım sevinmesin diye anlatmadım. Yakın dostlarım bildi.
***
Mart 2022’de teyzemin hastalandığını duyduğumda çok ama çok üzüldüm, hemen her gün namazlardan sonra dua ettim.
Adana Ak Parti İl Başkanı Mehmet Ay’ın ve kardeşim Beytullah’ın taziye mesajı ile 28 Nisan 2022 günü tesadüfen öğrendim teyzemi kaybetmiştim. Çok ama çok üzüldüm. Artık dualarımda Hanım teyzem ve çocukları gibi teyzem Nazife’de olacak. Annem, Hanım ve Nazife teyzem’de şahane çocuklar yetiştirmiş, kadir kıymet biliyorlar.
Anne ve babalarını rahat ettirmek için nasıl mücadele verdiklerini uzaktan uzağa hep gıpta ile seyretmişimdir. Başta oğulları Hacı, Hanifi, Nusret, Habip, Fatma ve Hüseyin Tat'a sabırlar diliyorum, teyzem Kadir Gecesi’nin sabahında, günlerin en kutsalı Cuma gününde 73 yaşında hakka yürüdü. Kıyamete kadar sorgusu yokmuş, alimler öyle diyor.
Mekanın cennet olsun teyzem, annemi ziyaret edip, seninde yanına geldiğini söyledim, artık üçünüz birliktesiniz, mekanlarınız cennet olsun.
|