Haçlı zihniyeti hortluyor mu?
Türkiye bir ateş sarmalında.
Komşumuz Yunanistan, Ege ve Akdeniz’e hakim olmak istiyor.
Maraza çıkarıyor.
Türkiye Suriye’de teröristlerle boğuşuyor,
Yanı başımızda Ermenistan can kardeşimiz Azerbaycan’a her gün bomba yağdırıyor.
Macron dini hassasiyetlerimizi kaşıyor ve hakaret ediyor. Almanya aba altından sopa gösteriyor.
ABD seçim derdinde…
***
Türkiye her seferinde bu sahneyi yaşıyor. 60 yıldır Avrupa kapılarında bekletiliyor.
Türkiye kendini savunmak için silah istiyor, ABD keyfi yasak koyuyor. Rusya’dan füze savunması alıyor, Sinop’ta bunu deniyor, herkes ayakta!
İstiyorlar ki Türkiye kapıkulu, el pençe emirlerinde olsun.
Bunlar her zaman alışık olduğumuz şeyler…
***
Biliyorsunuz, daha doğrusu bilmiyorduk.
İç çekişmeden, başörtüsü sorunu sanki Türkiye’nin en büyük sorunuymuş gibi, bütün enerjimizi ona harcadı.
Sorun çözüldü, kıyamet kopmadı.
Hep din argümanları kullanıldı, yok İran’a döneriz diye tehditler savuruldu.
Düşünün bütün kurumlarımız birbirine girmiş, küs vaziyette.
İç siyasi kavgalar hiç bitmiyor…
Dışarda neler oluyor, neler bitiyor başımızı kaldıramıyorduk.
Bu iç kısır çekişmeler en çok ABD ve yaşlı Avrupa’nın işine geliyordu.
Türkiye hep onlar için Pazar alanıydı.
Türkiye kendi dinamik gücünü göremiyordu.
Eğri oturup doğru konuşalım, Ak Parti iktidarı çıtayı yükseltti, hedef büyüttü.
Kendi göbeğimizi kendimiz keser hale geldik.
***
Türkiye ilk defa kimseye aldırmayarak, iç kavgayı bırakarak Akdeniz’in doğusunda ve Karadeniz’de petrol aradı.
Yunanistan, Fransa ve Almanya ayağa kalktı.
Yunanistan 2 km. yakınlaşarak, burnumuzun dibine kadar gelebiliyor. Adaları silahlandırıyor.
Türkiye kendi kara sularında petrol arıyor, yaşlı Avrupa ayakta!
Türkiye kendine yeterse, emir alacak bir ülke yok.
***
Bütün bunları düşünürsek, adeta batılı şer odakları bir araya gelerek Haçlı Seferlerini uyguluyor gibi.
Azerbaycan’da siviller katlediliyor, Avrupa seyrediyor.
***
Tarihte Müslümanlara karşı çok kez haçlı seferleri yapıldı.
Kralığın yolu Kudüs’ten geçer sözü, İngiltere’den kalkıp Kudüs’ü ele geçiren haçlı zihniyetinin manifestosudur.
1450 yıllarından sonra Endülüs bölgesinde kanlı biri iç savaş başlatıp, bütün Müslümanları İber yarım adasından kovup, gitmeyenleri de kılıçtan geçirmişlerdir.
Kraliçe 1.İsabella ile 2.Ferdinand bütün Hristiyanları birleştirip Avrupa kıtasından Müslümanları çıkarmışlardır.
Bu savaşlar neredeyse 50 yıl sürmüştür.
***
Haçlı seferleri her zaman tekrarlanmıştır.
Türkiye’ye yapılmak istenen haçlı zihniyetinin hortlamasıdır. Avrupa Birliği masonlar gibi, birbirlerini hep kollarlar. Bunun başlıca nedenleri Hristiyan birliği olmasıdır. Bu yüzden dini değerlerimize ve Paygamberimize saldırı yapılarak, buna zemin hazırlamaktadırlar.
Macron bunu sürekli kaşıyarak Müslümanları kışkırtmaya devam ediyor, tuzağa düşürüp “İşte Müslümanlar teröristtir” yaftası vurmaya hazırlanıyor.
O yüzden dikkat edelim. İktidarlar gelip geçici. Batı bize hiçbir zaman dost olmadı, olması beklenemez.
****
Bu yazıyı yazarken 30 Ekim günü 6.6. şiddetinde İzmir’de deprem meydana geldi.
Şehirleşme ve rant uğruna binalar yapılırken, jeoloji mühendislerinden görüş almayan belediyeler, kasaya para girsin diyerek, çok katlı binalara izin vererek, bu katliama ortak olmuşlardır.
Ben bildim bile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı var. Onlar bu durumda masumlar mı.
Şehirleşeceğim diyerek, şehirlerin kimliği hiç edildi.
Çok katlı binalar, deprem bölgesinde olan ülkemiz için, tehlike arz ettiğini ne yazık ki göremiyorlar.
Geçmiş olsun İzmir’im.
|